Yeşilçam - Beyazperde - Nostalji Sinema - Siyah Beyaz - Renkli - Türk Filmleri


  
Geri git   Yeşilçam - Beyazperde - Nostalji Sinema - Siyah Beyaz - Renkli - Türk Filmleri > XviDHeaven'a Hoş Geldiniz > Duyurular

Duyurular

46. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali 2009 ONUR ÖDÜLLERİ

Cevapla
Görüntüleme: 4325 - Cevaplar: 1  
LinkBack Seçenekler Stil

46. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali 2009 ONUR ÖDÜLLERİ
Alt 10-15-2009, 02:55 AM   #1 (permalink)
Moderator
 
medy - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
medy şuanda Offline
Üyelik tarihi: May 2008
Bulunduğu yer: istanbul
Mesajlar: 4.482
Rep Seviyesi: medy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond repute
medy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond reputemedy has a reputation beyond repute
Rep Puanı: 705451596
Rep Gücü: 14109404
Red face 46. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali 2009 ONUR ÖDÜLLERİ

Altın Portakal'da Onur Ödülleri Sahiplerini Buldu


Ödül töreni için Cam Piramit Fuar ve Kongre Merkezi'nde tören düzenlendi. Töreninin sunuculuğunu Aşk-ı Memnu dizisinin oyuncuları Selçuk Yöntem ile Beren Saat yaptı. Gecede yazar Vedat Türkali, yönetmen Ülkü Erakalın, oyuncu Sevda Ferdağ, besteci Yalçın Tura, Amerikalı yönetmen Bob Rafelson ve Danimarkalı yönetmen Bill August, Onur Ödülü aldı. 'Yıldırım Önal Anı Ödülü' ünlü tiyatrocu Erol Günaydın'ın, 'Sinema Emek Ödülü' ise set işçisi Halil Dede'nin oldu.

Geceye esprileriyle renk katan Amerikalı yönetmen Bob Rafelson, ödül törenine katılacağını program başlamadan 20 dakika önce öğrendiğini söyleyerek, "Ben Türkiye Ermenistan maçını izlemeye niyetlenmiştim. Böyle önemli bir maç varken burada olmanıza şaşırdım." dedi.

Erol Günaydın ise 'Canım dostum' dediği Yıldırım Önal adına verilen ödülü almaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Günaydın şöyle devam etti: "Ancak kalbimin bir tarafı kırık. Yıldırım'ın sesini duyar gibiyim. 'Bana ödül verdiler ama para vermediler. Umarım senin başına gelmez' der gibi. Gelmez Erolcum, gelmez. Çünkü Türk sineması artık pırıl pırıl genç ellerde geleceğe koşuyor." dedi.

Gecede Zülfü Livaneli de bir konser verdi. Livaneli'ye Türk, Yunan ve Alman müzisyenlerden oluşan 11 kişilik orkestra eşlik etti.



Erol Günaydın

16 Nisan 1933 yılında Trabzon'da doğan sanatçı Tiyatroya Galatasaray Lisesi bünyesinde başlayan Günaydın, 1955'te Haldun Dormen Cep Tiyatrosunda "Papaz Kaçtı" adlı oyun ile profesyonel aktörlük hayatına başlamıştır. 1960'da ilk sinema filminde oynayan Erol Günaydın, elli yıllık bir süre içinde çok sayıda filmin ve tiyatro oyununun yanı sıra TRT'de yayınlanan Çiçek Taksi adlı dizide de oynadı. Nasreddin Hoca tiplemesi, meddah gösterileri, Ayı Yogi seslendirmesi ve canlandırdığı diğer pek çok karakter günümüzün en tanınan ve kıdemli aktörlerinden biri haline gelmesini sağlamıştır.

Gazeteci-yazar Emine Algan tarafından birkaç aylık bir süre içinde kendisiyle gerçekleştirilmiş bir nehir-söyleşi 2007 yılında "İki Kalas Bir Heves" başlığı altında kitaplaştırılmıştır.

Ülkü Erakalın

9 Haziran 1934 yılında İstanbul'da doğan Ülkü Erakalın, önce gazetecilik, sonra reji asistanlığı yaptı. İstanbul Belediye Konservatuvarı Müzik Bölümü mezunu olan Erakalın, sanat hayatına 1958 yılında başladı. İlk deneyimlerini Lütfi Akad'ın asistanlığını yaparak edinen sanatçı, 1961 yılında yönetmenlik yaptığı sinema sanatında, ilk eserini 'Unutamadığım Kadın' filmiyle sergiledi. Müzisyenlik deneyiminin yanı sıra, "Duygu Film" adlı bir şirketle yapımcılık işinde de bulundu. Genellikle anılarını içeren dört kitap yazdı. Bir filmde oyuncu olarak rol alan Erakalın, 1970'li yılların seks filmleri furyasında bir çok filmin yönetmenliğini yaptı. 200 civarında filme imza attı. Önemli filmleri arasında Çatallı Köy (1968), İki Süngü Arasında (1973), Yazgı (1976) ve Ben Sana Mecburum (1976) bulunuyor. 1972 Antalya Altın Portakal Film Festivali, En İyi 3. Film Ödülü, Üvey Ana Milano Çocuk Filmleri Festivali - 1971, Birincilik Ödülü Afacan Küçük Serseri ve 1. İstanbul Uluslararası Film Festivali - 1976, Birincilik Ödülü, Ben Sana Mecburum aldığı ödüller arasında yer alıyor. Yazdığı kitaplar ise Fotoğraflar Siyah-Beyaz Anılar Renkli, Yeşilçam'dan Son Yapraklar Belge ve Anılarla Türk Sinemasının Kırk Yılı, Film Karelerine Gizlenen Anılar, Direklerarası'nın Son Direkleri bulunuyor.


Sevda Ferdağ

Gerçek adı; Lütfiye Dumrul olan sanatçı 15 Ağustos 1942, Edremit doğumludur. 1958 yılında çevirdiği ilk filmindeki başarısızlık sonucu Almanya'ya yerleşen Ferdağ, ablasının israrlarıyla yeniden sinemada yer almak üzere Türkiye'ye döner. 'Azrailin Habercisi' filmiyle beklemediği bir ilgi gören sanatçı, vamp ve 'kötü kadın' rolleriyle arka arkaya bir çok filmde yer alır. Salon komedileri ve 'sabun köpüğü' tabir edilen filmlerde başrol, daha kalıcı filmlerde ise yardımcı kadın oyuncu rollerinde oynayan Sevda Ferdağ, Türk filmlerine ilginin azaldığı bir dönemde geçinebilmek için sahneye çıkarak (1968) şarkı söylemiştir. Ferdağ, 150'yi aşkın sinema filminde rol almış bir sinema emekçisidir.

Yalçın Tura

1934 yılında İstanbul’da doğdu. Küçük yaşta keman ve piyano dersleri aldı. Galatasaray Lisesi’nde okudu. Lise yıllarında Seyfettin Asal ile keman, daha sonra Demirhan Altuğ ve Cemal Reşit Rey ile teori ve armoni çalıştı. 1954’te liseyi bitirdi. İstanbul Üniversitesi Felsefe bölümüne girerek felsefe öğrenimini 1960 yılında tamamladı. Bir yandan da müzik öğrenimini sürdürdü.

1955 yılından başlayarak profesyonel besteci olarak film ve sahne müzikleri yazdı. Aşk-Memnu dizisinin müziği Yılanların Öcü, Kırık Hayatlar, Keşanlı Ali Destanı gibi film ve oyunların müzikleri en çok tanınan yapıtlarıdır.

Tura 1962'de Atıf Yılmaz'ın yönettiği "Beş kardeştiler" adlı filme, obua, korno, timpani, arp ve yaylı sazlardan oluşan bir topluluk için yazdığı müziğin bir bölümünü, 1970 yılında , biraz daha büyücek bir orkestra için "Rapsodi" başlığıyla yeniden düzenlemeyi düşünmüşse de bu düşüncesini gerçekleştirme zamanını bulamamıştır.1972'de, keman virtüözü Gönül Gökdoğan, kendisinden keman ve piyano için bir eser isteyince, Tura o müziği bu kez büsbütün başka bir ortamda yeniden ele almış ve kısa sürede "Keman ve Piyano için Ballade"adlı eseri oluşturmuştur.

Birbirine bağlı, ilki ağır, ikincisi hızlı bölümden oluşan bu eser, karakteri bakımından, bir yandan Rönesans döneminin dans müziklerine, bir yandan XIX. yüzyıl Romantik bestecilerinin Ballade'larına bağlanabilir.

Önce küçük,sonra büyük ikili aralıklarının yanyana gelişinden oluşan bir çekirdek,eserin doğurucu hücresini oluşturur. Hızlı bölümde, 5/8 tartımlı Türk Aksağı, 6/8 tartımlı Yürük Semai ve 10/8 tartımlı Aksak Semai gibi usuller, esere ritmik dinamizm sağlar. Bu bölümün ortasında yer alan uzun keman solosu ise çok sesli ortam için düşünülmüş, Hüseyni makamında, eşlikli bir taksim niteliğindedir.

"Ballade", ilk kez 21 Ocak 1972'de İstanbul Devlet ve Opera ve Balesi 1971-72 dönemi konser ve konferansları çerçevesinde, Gönül Akdoğan ve Arın Karamürsel tarafından seslendirildikten sonra büyük ilgi görmüş ve değişik sanatçılar tarafından da pek çok kez yorumlanmıştır.

1976’da İstanbul Teknik Üniversitesi’ne bağlı Devlet Türk Müziği Konservatuarında öğretim üyesi olarak çalışmaya başladı ve 1988 yılında müzikoloji bölümü başkanı oldu. 1997-2001 yılları arasında konservatuarın başkanlığını yürüttü. 2001 yılında emekli olmuştur.

1976 yılında Dimitri Kantemiroğlu'nun Kantemiroğlu Edvarı olarak bilinen Kitab-ı İlmi'l-Musıki alâ Vechi'l-Hurufat adlı çalışmasını bugünkü Türkçeye çevirerek aslıyla birlikte Batı notasıyla yayımlamaya giriştiyse de, tamamlayamadı. Çeşitli kongre ve sempozyumlarda sunduğu bildirilerle bazı dergilerdeki yazılarını Türk Musıkisinin Mes'eleleri (1988) adlı kitabında bir araya getirdi.

Ürettiği müziğin amaçlarını şöyle özetlemiştir: “Kişisel bir ezgi çizgisi ve onun yapısının gerektirdiği rafine bir armoni; ele alınan materyalin çeşitli yönlerinin işlendiği karmaşık bir kontrpuan; canlı ritmik yapı ve renkli orkestrasyon”

Yalçın Tura, SACEM (Ulusal Müzik Eserleri Meslek Birliği)'in İcra Komitesi üyeliğini; MESAM(Türkiye Musiki Eseri Sahipleri Meslek Birliği)'ın bilim kurulu başkanlığını yapmış, ayrıca; TRT'de çeşitli zamanlarda jüri ve danışma kurulu üyeliği, Beşinci Beş Yıllık Kalkınma Planı Hazırlık Komitesi'nde de Türk Müziği başkanlığı yapmıştır.

Oğlu Hasan Tura da kemancı besteci olarak müzik alanında çalışmaktadır.

VEDAT TÜRKALİ
(saygıdeğer Üstad salondaki misafirler tarafından ayakta alkışlandı...)

Asıl adı Abdülkadir Pirhasan. 13 Mayıs 1919 yılında Samsun’da doğdu. Senarist, şair ve romancı olan Türkali, liseyi Samsun Lisesi'nde okuduktan sonra 1942 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü'nden mezun olmuştur. Aynı yıl eşi Merih Pirhasan'la evlenmiştir.İstanbul Üniversitesi Türkoloji bölümünü bitirdi. Maltepe ve Kuleli Askeri Lisesi’nde edebiyat öğretmenliği yaptı. 1951’de siyasal eylemlerde bulunmakla suçlanarak tutuklandı. Askeri mahkeme tarafından dokuz yıl hapis cezasına çarptırıldı. Yedi yıl sonra koşullu olarak serbest bırakıldı.

Vedat Türkali 1944–1950 ağır baskı döneminde devrimci sanat çevrelerinde ilk kez el altında dolaştırılan gizli şiirleriyle (özellikle “İstanbul” şiiri ile) tanındı. Şiir uğraşlarını gizlilik döneminden sonra düştüğü hapishanede mapusluk süresince de sürdürdü.

1958 yılında cezaevinden çıktıktan sonra sinema alanında çalıştı. Gar Yayınları'nı Rıfat Ilgaz ile kurduktan sonra, 1960'da Dolandırıcılar Şahı ile senaristliğe başlamıştır. Senaristliğine devam eden Türkali, 1965'de yönetmenliği denemiştir. 40'ın üzerinde senaryo yazdı ve üç filmin yönetmenliğini yaptı. Senaryolarını Vedat Türkali takma adı ile yazıyordu. Film alanındaki emekleri günümüz Türk Sineması’nda seçkin bir yer tutar. Geniş izleyici yığınlarını da saran bu çalışmalarının genç Türk Sineması’nın oluşum ve gelişiminde etkin bir yeri olduğu bilinen bir gerçektir.

Yazdığı üç tiyatro oyunu, ulusal gelenek ve değerlere dayanan oyunlar olarak (ikisi türkülerle işlenmiş epik yapıda) özgün öncü nitelikler taşır. 141. Basamak 1970’de Ankara’da sergilendi. Bu ölü Kalkacak 1976 yılında İstanbul Belediye Şehir Tiyatrosu’nda sergilenirken yasaklandı. Dallar Yeşil Olmalı 1985’de yayınlandı.

Vedat Türkali, Türkiye Yazarlar Sendikası ve Barış Derneği yöneticilik ve üyeliklerinde bulundu. Aydınlar Dilekçesi ve Barış Derneği davalarından yargılandı.

İlk romanı Bir Gün Tek Başına 1974 yılında yayınlandı. Bu roman sanatsal ve yazınsal görüşlerinden ödün vermeden sinematografik özelliklerin romana aktarıldığı üstün başarılı bir yapıt olarak heyecanla karşılandı. Türkali, Bir Gün Tek Başına'da 27 Mayıs Askeri Darbesi öncesindeki Türkiye aydınlarının bunalımlı çıkmazını sergiler.

İkinci romanı Mavi Karanlık ağır koşullarda aydınlar arası hesaplaşmaya dayanan acı umutsuz bir sevi romanı olarak 1983'te yayınlandı. Üçüncü romanı Yeşilçam Dedikleri Türkiye, Türk romanında bir dönüm noktasıdır denilebilir. Bu yapıtında da Türkali, bir tarih parçasının karmaşasındaki Türkiyenin çelişkilerle yüklü acı tatlı serüvenini bölüşen tanıklarıyla yüzyüze getiriyor okuyanları.

Bu Gemi Nereye (1985) adlı düz yazıları, söyleşileri, soruşturmalarından oluşan kitabı, Türk Sineması üzerine araştırma yapacaklar için kaynakça niteliğindedir.

Önsözlerinde Türk Sineması'nın yapısı ile ilgili önemli açıklamaları içeren iki senaryo kitabı var: 1. Üç Film Birden-1979 (Bedrana, Kara Çarşaflı Gelin, Analık Davası) 2. Eski Filmler- 1984 (Otobüs Yolcuları, Karanlıkta Uyananlar, Güneşli Bataklık, Umutsuz Şafaklar)

1990'da Tek Kişilik Ölüm romanı yayınlanır. Gerçek kişilere ve gerçek olaylara dayalı bir dönem romanıdır. Daha sonra ki on yıl boyunca Türkiye Komünist Partisi’nin tarihi niteliğindeki, İkinci Dünya Savaşı döneminin siyasal yapısının sergilendiği Güven adlı iki ciltlik romanını yazar. Bu romanı rahat yazmak için 10 yıl Londra’da kalır.

Bunların dışında düz yazıları, söyleşileri, savunmaları Tüm Yazıları Konuşmaları (2001)adlı bir kitapta toplanmıştır.

Komünist (2001) adlı bir anı kitabı vardır. Bu kitap çocukluğundan, tutuklanma sürecine kadar ki yaşamından kesitler içerir.

Son romanı Kayıp Romanlar (2004) dır. Doktor Nahit Kotar yıllar süren siyasal sürgünden, tutkuyla bağlı olduğu İstanbul'una dönebildiğinde yetmişinin sonlarındadır. Devrimci bir emeklilik yaşam çizgisi çekmiştir kendince. İstanbul'uyla özlem giderecek, dış ülkelerde sürekli içinde olduğu sanat etkinliklerini ülkesinde izleyecek, artık kapalı olan eski örgütü adına dış ülkelerde sürdürdükleri etkinliklerden üstünde kalmış yüklüce parayı vereceği en uygun örgütü arayıp bu ağır yükten kurtulacaktır. Bir de roman yazmayı düşünmektedir bu arada.

Çelişkilerle çalkalanarak değişen, değişemeyen Türkiye'de şaşkınca dolaşmaya başladığı daha ilk günlerinde bir genç kız çıkar karşısına. Aralarında yaş uçurumu olan, inandıklarının tam karşısında değerler tablosunu benimsemiş görünen bu genç kızla, Esme'yle karşılaşması yeni bir dönem başlatmıştır yaşamında. Kızgınlıklar, karşılıklı suçlamalar içinde bağlı oldukları değerleri tartışmaları, birbirlerini gizli, açık, kaçınılmaz biçimde de kendilerini sorgulamaya başlamalarıyla yepyeni bir yola düşerler. Ülkenin özgürlük kavgası, tarihten gelen, çözüm bekleyen Kürt, Ermeni sorunları, tüm bu sorunlarla birlikte dış-iç egemen karanlık güçlerin, mafyaların kanlı gölgesi vardır bu bin bir tehlikeyle dolu yolun üzerinde.

Vedat Türkali, senaryoları, oyunları ve romanları ile ulusal ve uluslararası alanda bir çok ödüller almıştır. Bir Gün Tek Başına adlı romanı ile 1974 Milliyet Roman ödülü ve 1976 Orhan Kemal Roman ödülü; Çekoslovakya’da Carlovy Vary Film Festivali’nde Bedrana filmiyle, 1982 Cidale, Güneşli Bataklık ile 1982 sendika ödüllerinden başka Dallar Yeşil Olmalı oyunu ile de 1970 TRT Sanat ödüllerini almıştır.

1 Mayıs 2004’den - 1 Mayıs 2005’e kadar ki bir yıl, aydınların, sanatçıların, kültür sanat kurumlarının ve insan hakları savunucularının katılımı ile "Vedat Türkali Yılı" ilan edilmiştir. Çok çeşitli etkinliklerle geçen bu bir yıl, ilk kez yaşayan bir aydına armağan edilmiştir.

Vedat Türkali, oyuncu Deniz Türkali ve yönetmen Barış Pirhasan'ın babası, Deniz Türkali'nin kızı şarkıcı Zeynep Casalini'nin dedesidir.


__________________

"asil olunmaz asil doğulur"

Konu medy tarafından (10-15-2009 Saat 03:34 AM ) değiştirilmiştir..
  Alıntı ile Cevapla

Alt 10-15-2009, 06:57 AM   #2 (permalink)
Normal Üye
 
haan şuanda Offline
Üyelik tarihi: Jun 2008
Mesajlar: 102
Rep Seviyesi: haan is on a distinguished road
Rep Puanı: 10
Rep Gücü: 197
Standart

Keşke başka kanallar da yayınlansa bu ödül töreni.Söz konusu Oscar olunca her sene bir kanal veriyor ama kendi organizasyonumuzu sadece digiturk'e bağlı bir kanal veriyor.Kaç kişide var ki digiturk allah aşkına ? Paylaşımınız için çok sağolun
  Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Etiket
altin portakal, altin portakal 2009, antalya altin portakal, antalya film festivali, film festivali, film festivali 2009



Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara Cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz Aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Bayan Oyuncuların Resmi Web Siteleri   (alfabetik sıra ile) Bay Oyuncuların Resmi Web Siteleri   (alfabetik sıra ile)


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 06:29 PM .

Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
LinkBacks Enabled by vBSEO 3.1.0